Erzurum İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü

Hanlar, Hamamlar

HANLAR:

Cennetzade Hanı;

Erzurum İli Gölbaşı Semtinde, Köse Ömerağa Mahallesinde, Kongre Meydanı’na inen caddenin solunda Nazik Çarşısı üzerinde yer almaktadır. Kitabesi bulunmayan han, XVIII. yüzyıla tarihlendirilmektedir. Osmanlı dönemi yapısı olan hanın etrafı yoğun yapılaşmadan dolayı düzensiz bir form sergilemektedir.
Kapalı plan şemasına sahip hanın yalnızca giriş katı iki katlı olup kapalı avluya açılan odaları tek katlıdır. Hanın doğuya açılan cadde üzerindeki girişi basık kemerli kesme taş malzemeden bir açıklığa sahiptir. Kapıdan içeri girildiğinde, güneyde yalnız giriş cephesinde bulunan ikinci kata çıkışı sağlayan merdivenler bulunmaktadır. Girişin üzerinde ikinci katta han görevlilerine ait üzeri düz damla kapatılmış mekân yer alır. Girişin kuzeyinde dört, güneyinde iki, avlunun batısında da dört oda vardır. Avlu etrafına dizilmiş odaların üzeri yarıya kadar kırlangıç (karlanguç), yarıdan sonrası düz ahşap tavanla örtülmüştür.
Avlunun ortasında ahşap sütunlarla taşınan kırlangıç örtülü yanları açık iki mekân daha bulunmaktadır. Yapının güney kesiminde günümüze ulaşan kapı ve pencere açıklıklarından başka odaların da mevcudiyeti anlaşılmaktadır. Yapıda süsleme olarak bahsedebileceğimiz unsurlar; giriş kapısının birbirine geçme tekniğiyle oluşturulmuş kemerinin üstünde, tek sıra halinde iki adet servi ve gülbezek motifi içerisinde yıldız çiçeği süslemelerine yer verilmesi ve silmenin hemen üstüne ahşaptan yapılmış Neo-klasik ters yumurta sırası şeklindeki bezemedir. Girişi ve kırlangıç örtüleri dışında mimari bir özelliği bulunmayan hanın, duvarları ahşap hatıllı moloz taş örgülüdür.
13.11.1976 tarihinde korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiştir.

Gümrük Hanı;
Erzurum İli Yeğenağa Mahallesinde, Gölbaşı Semtinde Gümrük Camiinin karşısında bulunmaktadır. Han, geçmişte Erzurum'un doğusunda İran üzerinden İpek Yolunu takip ederek gelen kervanların şehre girmeden önceki ilk uğrak yeridir. Derviş İbrahim Ağa vakfiyesine göre han, XVIII. yüzyılın ilk çeyreğinde yaptırılmıştır. 2005-2006 yılında Erzurum Vakıflar Bölge Müdürlüğü tarafından onarılan han orijinal özelliklerini büyük ölçüde korumuştur.
Han avlusuz ve tek katlıdır. Üzeri düz toprak damla örtülü uzun bir dikdörtgen alan üzerine kurulu hanın batı cephesinde sivri kemerli giriş kapısı bulunmaktadır. Han, doğu-batı doğrultusunda, dikdörtgen bir uzun avluya ve güney kesimde dokuz odaya sahiptir.
Avluyu on üç çift ahşap sütuna oturan kalın ağaç hatıllarla kapatılmıştır. Hanın güney cephesinde yer alan kapı kanatları orijinal olan odalarının bütün kapıları kapalı avluya açılmaktadır. Avlunun kuzey kısmında da, kendi içinde farklı bölümlere sahip odalar yer almaktadır. Ayıca kuzey yönde bir de açık avlu bulunmaktadır. Açık avluda sivri kemerli tek lüleli kesme taştan inşa edilmiş bir çeşme mevcuttur. Hanın odalarının üst örtüleri basit kırlangıç, düz ve pasin örtüdür. Yapının malzemesi ön cephede kesme taş, diğer yerlerde moloz taştır.
13.11.1976 tarihinde korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiştir.

Hacılar Hanı;
Erzurum İli Ayazpaşa Mahallesinde, Taş Mağazalarının alt kısmında Habip Baba Türbesinin karşı sırasında, yaklaşık 50 m. kuzeyinde yer alır. Kitabesi bulunmayan yapı XVIII. yüzyıla tarihlendirilmektedir.
Tek katlı ve açık revaklı avlulu hanlar grubundadır. Açık dikdörtgen bir avlu etrafında sıralanan odalardan oluşan hanın kuzeydoğu ve batı yönde iki girişi bulunmaktadır. Batı giriş açıklığının genişliği ve yüksekliği dikkate alındığında bu kapının araba ve yük hayvanlarının geçişi için kullanıldığı anlaşılmaktadır. Asıl giriş olan kuzeydoğudaki kapı 4.60 m. lik bir açıklığa sahip olup düz atkı taşı ile biçimlenen kademeli kaval silmeli ve yuvarlak kemerle vurgulanmıştır. Hanın 15.00 x 36.00 m. boyutlarındaki avlu kısmına kuzeydoğudaki girişten, üzeri beşik tonozla örtülen sağ ve solunda odalar bulunan 15.00 m. lik bir koridorla (dehliz) geçilmektedir. Dikdörtgen avluyu çevreleyen yirmi ayakla taşınan revakların gerisinde beşik tonozla örtülü odalar bulunmaktadır. Odaların ön kısımlarındaki revaklar cam mekânla kapatılmıştır.
Hanın avlusunun kuzeybatısında bir çeşme yer almaktadır. Çeşme kesme taştan, burmalı sütunlar üzerine oturtulmuş sivri kemerlidir. Kemerin etrafı iki oluk silme ile çevrelenmiş, kemer içinde tas koymak için kaş kemerli küçük nişe yer verilmiştir. Çeşmenin burmalı sütunlarının üzeri çiçek ve yaprak motifleri ile süslenmiştir. Sütunların üzerinde orta kısmı iç bükey şeklinde olan sütun başlıkları bulunmaktadır. Kesme taştan yapılmış çeşme yalağında iki adet musluk yer almaktadır. Yapıdaki tek bezeme unsuru kuzey giriş kapısı kemeri üzerinde yer alan palmet motifidir. Avlunun ortasında fıskiyeli bir havuzu bulunan han tamamen kesme taş ve moloz taş malzeme ile yapılmıştır. Yapılan bazı eklemeler hanın genel dokusunu bozmuştur. 10.03.1979 tarihinde korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiştir.

Komesli han;

Erzurum İli Ali Paşa Mahallesinde, Ali Paşa Camii’nin kuzeyinde yer almaktadır. Kitabesi olmayan han inşa özelliklerinden dolayı XIX. yüzyıla tarihlendirilmektedir.1960 yılında bir yangın geçirmiş olan han, doğu- batı doğrultusunda uzanan dikdörtgen bir plan şemasında dışa kapalı, etrafı binalarla çevrili bir yapıdır. Oldukça harap bir durumda olan yapı mimari özelliklerini büyük oranda kaybetmiştir.
Güneyde sade ve dışa taşıntısı olmayan kesme taş örgülü duvar yüzeyinde yer alan kapının atkısı alışılmamış bir tarzda kapı boyutlarını da aşan ahşap ve mukarnaslıdır. Kapıdan içeri girilince kuzeye doğru uzanan büyük bir dikdörtgen mekân, mekânın batısında ve kuzeyinde hana ait farklı boyutlarda mekânlar bulunmaktadır. Hanın odalarında üst örtü olarak yan yana sıralanmış üç kırlangıç kubbe kullanılmıştır. Mekânlar kırlangıç kubbelerden gelen ışıkla aydınlatılmıştır. Yapı üzerinde tek bezeme unsuru sade olan kapı üzerinde yer alan ter yumurta dizisidir. Dizinin hemen üstünde ise beş adet eli böğründe ile taşınan giriş saçağına yer verilmiştir. Kesme taş ve yer yer ahşap hatıllar kullanılan, toprak damla örtülü yapı günümüzde oldukça harap durumdadır.
13.11.1976 tarihinde korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiştir.

Hacıbekir Kervansarayı;
Erzurum İli Aşkale İlçesinin 32 km. güneyinde bulunan Hacıbekir Köyü içinde eski Erzurum-Tercan yolu üzerinde yer almaktadır. Kitabe bulunmadığından ne zaman ve kim tarafından yapıldığı bilinmeyen yapı XIII-XIV. yüzyıllara tarihlendirilmektedir.
Doğu ve batı duvarları beşer payanda ile takviye edilmiş kervansaray kuzeydoğu-güneybatı doğrultuda 42.05 x 22 m. ölçülerindedir. Kışlık (kapalı) kervansaraylar grubunda yer alan yapı giriş kısmının sağ ve solunda yer alan yönetici odaları ile ikinci bir kapı ile girilen kapalı mekândan oluşmaktadır. Büyük kısmı yıkılmış mukarnas kavsaralı taçkapıdan giriş sağlanmaktadır. Giriş önünde yıldız tonoz örtüsü tamamen yıkılmış bir dikdörtgen mekân, mekânın iki yanında, kuzeydoğu ve kuzeybatı köşelerinde, beşik tonoz örtülü iki hücre yer almaktadır. Sol kısımda yer alan odanın yanında dama çıkışı sağlayan taş merdivenler yer almaktadır.
İkinci kapı ile iki sıra halinde dizilmiş dörder ayağın kemerlerle birbirlerine bağlanmasıyla oluşturulmuş dikey üç sahından meydana gelen kapalı avluya ulaşılmaktadır. Beşik tonozla örtülü bu kısım bugün büyük ölçüde tahrip edilmiştir.
Kervansarayda tek bezeme taçkapıda ve kapalı kısma giriş kapısında yer almaktadır. Yapının tamamında farklı boyutlarda kesilmiş kesme taş malzeme kullanıldığı anlaşılmaktadır.
14.04.1978 tarihinde korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiştir.

Karasu Han;
Erzurum’a bağlı ilçe olan Aşkale’nin 32 km. batısında bulunan İpek Yolu üzerinde yer alan Karasu Köyü sınırları içindedir. Giriş kemeri üzerinde taşa oyulmuş dört satırlık kitabesinden anlaşıldığı kadarıyla Ebubekir Ağa tarafından H. 1087/ M. 1676 yılında yapıldığı anlaşılmaktadır. Ancak bu tarih kesin olmadığından yapı yazıtının üslup özelliklerinden dolayı XVI. yüzyıl sonlarına XVII. yüzyıl başlarına tarihlenmektedir. Han 2006 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından onarılmıştır.
Han, 32.50 x 18.75 m. ölçülerinde kuzey-güney doğrultusunda kapalı (kışlık) hanlar grubundadır. Güney cephede bulunan taçkapıdan girilen hanın giriş kemeri üzerinde üst kısmı yivle sonlanan dikdörtgen iki pencere yer alır. Han, 1.55 x 1.15 m. ölçülerinde dikdörtgen planlı iki sıra halinde dizilmiş dörder ayağın kemerlerle birbirlerine bağlanmasıyla oluşturulmuş dikey üç sahından meydana gelmektedir. Hanın güney duvarında girişin iki yanında bir, kuzeyinde üç, doğu ve batı duvarında sekizer olmak üzere toplam 21 ocak bulunmaktadır. Hanın güney kısmı hariç üç tarafında seki bulunmaktadır. Yapı yan sahınların tonozlarında belirli aralıklarla açılmış kare formlu dörderden sekiz aydınlık feneri ile aydınlatılmaktadır. Günümüzde han, içten tonoz örtülü olup örtü sistemi güney ve kuzey cephede dışa üçgen olarak yansıtılmış ve üzeri sacla kapatılmıştır. Hanın yapımında düzgün kesme taş ve moloz taş kullanılmıştır.
26-27.05.1988 tarihinde korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiştir.

Dikyar Hanı;
Erzurum İli Uzundere İlçesi Dikyar Mahallesinde yer almaktadır. Ormanlık alan içerisinde bulunan yapı kalıntısının niteliği tam olarak bilinmemekle birlikte han olduğu düşünülmektedir. Yıkık vaziyette olan hanın sadece moloz taş malzemeyle yapılmış temel seviyesindeki duvarları günümüze ulaşabilmiştir.
13.02.2018 tarihinde korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiştir.

HAMAMLAR:


Kırkçeşme Hamamı;
Kırkçeşme mahallesinde yer alan hamamın herhangi bir yerinde yapım tarihi ile ilgili bir kitabe bulunmamaktadır.
Yapının kesin tarihi bilinmemekle beraber plan ve mimari özelliklerinden dolayı XVI. yüzyıla tarihlendirilmektedir. Ayrıca hamamın Taşhanı yaptıran Rüstem Paşa'nın hayır eserlerinden biri olduğunu İbrahim Hakkı Konyalı belirtmektedir.
Hamam; soyunmalık, ılıklık, sıcaklık ve külhan kısımlarından oluşmaktadır. Yapının batısında bulunan bir açıklıkla soyunmalık kısmına girilmektedir. Bu kısımda bazalt taşından fıskiyeli bir havuzu ve önünde de suyun aktığı bir kurun yer almaktadır. İki katlı olarak düzenlenen soyunmalık kısmının zemin katında doğu-batı ve güney yönlerini çevreleyen soyunma sekileri, ikinci katta ise soyunma odaları bulunmaktadır. Bu kısmın ikinci katında yer alan pencereleri kapatılarak soyunma hücrelerine dönüştürülmüştür.
Soyunmalığın kuzeybatı yönünde yer alan ortasında şadırvanı bulunan üzeri kubbeyle kapatılmış ılıklık kısmına geçilmektedir. Yapının soyunmalık ve ılıklık kısımları sonraki dönemlerde onarım geçirmiştir.
Klasik Osmanlı hamam plan tipolojisinde inşa edilen ve orijinal halini koruyan sıcaklık kısmı yer almaktadır. Bu kısım, ortada kubbeli merkezi bir mekânla haçvari tarzda sivri kemerli, dört eyvandan meydana gelmektedir. Orta kısmın üzerini örten kubbeye pandantiflerle geçilmekte ve kubbede açılan pencerelerle bu alan aydınlatılmaktadır. Ortada yer alan kubbenin hemen altında kare formlu bir göbektaşı bulunmaktadır. Haç plan formundaki mekânın köşelerinde kare planlı, kubbeyle örtülü, dört halvet hücresi yer almaktadır. Halvet hücrelerine geçiş eyvanların birleştiği köşelerde yer alan kapılardan sağlanmaktadır. Hamamın kuzey tarafına bitişik bayanlar için hazırlanmış bir bölüm bulunmaktadır.
Hamamın iç ve dış kısmı sade olarak düzenlenmiş olup süsleme unsuru bulunmamaktadır. Yapının beden duvarları kalın tutulmuş, malzeme olarak kesme taş ve moloz taş uygulanmıştır.
Hamam suyunu Erzurum Kalesi'nin altından çıkan kaynaktan almaktadır. Bugün mevcut olmayan bir onarım kitabesinin yapının sıcaklık kısmında olduğu belirtilmektedir.
V.G.M. tarafından 06.05.1976 tarihinde korunması gereken kültür varlığı olarak tescil edilmiştir. Bugün çift fonksiyonlu hamam olarak kullanılmaktadır.

Murat Paşa Hamamı;
Erzincan Kapı semtinde Murat Paşa mahallesinde yer almaktadır. Hamamın tarihi ile igili herhangi bir kitabesi bulunmamaktadır. Fakat güney tarafta yer alan Murat Paşa Cami ile aynı yıllarda XVI. yüzyılın ikinci yarısında Kuyucu Murat Paşa tarafından yaptırıldığı kabul edilmektedir.
Soyunmalık, ılıklık, sıcaklılık ve külhan bölümlerinden oluşan hamam tek fonksiyonlu olup plan itibariyle klasik bir düzenlemeye sahiptir.
Yapıya giriş batı cephesinin ortasında yer alan basık kemerli eyvan türü bir kapı ile girilmektedir. Bu bölümün iki yanına sonradan eklenen tonozlu mekânlar bulunmaktadır. Kubbeyle örtülü giriş kısmından sonra hamamın soyunmalık kısmına geçilmektedir.
Hamamın soyunmalık kısmı büyük bir kubbeyle örtülü olup kubbe kasnağı altta sekizgen, üstte yuvarlak düzenlemeli olarak iki katlı olarak yapılmıştır. Soyunmalık kısmında giriş cephesi hariç diğer üç cepheyi çevreleyen soyunma sekileri mevcuttur. Bu kısmın ortasında bir havuz yer almakta ve zeminide kesme taş döşemelidir.
Soyunmalığın doğu cephesine açılmış bir kapıdan ılıklık kısmına geçilmektedir. Ilıklık kuzey-güney doğrultusunda enine dikdörtgen bir mekândır. Bu kısmın üzeri ortada üç küçük kubbeyle kapatılmış, güney ve kuzey köşelerde ise beşik tonozla örtülüdür. Ilıklığın güney tarafında tuvaletler yer almaktadır.
Ilıklık kısmının ortasından bir açıklıkla merkezi kubbeli, dört eyvanlı ve dört halvet hücreli klasik plan şeması gösteren sıcaklığa geçilmektedir. Sıcaklığın ortasında sekizgen bir göbektaşı yer almakta ve üzerinde pencerelerle iç mekanı aydınlatan bir kubbesi mevcuttur. Köşelerde yer alan sekizgen planlı dört halvet hücrelerin üzeri kubbeyle ve dört yanda yer alan eyvanlarda beşik tonozla örtülmüştür.
Hamamın dış kısmının batısında yer alan girişin dışa taşıntı yapması ve sivri kemerle çevrelenmesi ön cepheye abidevi bir görüntü vermektedir. Yapının iç kısmı sade olarak düzenlenmişken sıcaklığa geçiş kapısının üzerinde tek sıra mukarnas sırası görülmektedir. Yapıda moloz taş ve kesme taş kullanılmıştır.
Korunması gereken kültür varlığı olarak 08.05.1976 tarihinde V.G.M. tarafından tescil edilmiştir. 1996 yılında onarım ve restore edilmiş ve bu restore sonucu üst örtüsü dışarıdan kurşun kaplama olarak yenilenmişken sıcaklık kısmın zemini de siyah mermerle döşenmiştir. Son olarak 2005-2006 yıllarında Erzurum V.G.M. tarafından onarılan hamam bu gün kullanılmaktadır.

Şeyhler Hamamı;
Şeyhler Mahallesinde, Şeyhler Medresesinin yanında ve Şeyhler Caminin karşısında yer almaktadır.
XVIII. yüzyılın ikinci yarısına tarihlendirilen yapı Şeyhler Caminin vakfı olarak yaptırılmış ve caminin vakıf kayıtlarında hamamın yapım tarihi olarak hicri 1150-1180 miladi 1737-1766 olarak geçmektedir.
Şeyhler Hamamı Erzurum'da inşa edilen hamamlar içerisinde orijinalliğini korumuş en iyi örneklerden biridir.
Soyunmalık, ılıklık, sıcaklık ve külhan bölümlerinden oluşan tek fonksiyonlu bir hamamdır. Doğu tarafta caddeye açılan bir kapıdan içerisinde Külhan-i Baba Türbesininde yer aldığı üstü ahşap tavan olan giriş bölümünden hamamın soyunmalık kısmına ulaşılmaktadır. Soyunmalık kare planlı, tromplarla geçilen bir kubbeyle örtülmüştür. Bu bölümün ortasında havuzu yer almakta ve zeminide taş döşemelidir. Soyunmalığın batısında yer alan kapı açıklığından dikdörtgen şekilli kuzey-güney doğrultusunda uzanan ılıklık bölümüne geçilmektedir. Bu mekanın üzeri uçlarda fazla derin olmayan sivri tonozla ve ortada üç küçük kubbeyle örütülüdür. Ayrıca ılıklığın güneyinde üzeri tonozla kapatılmış tuvaletler yer almaktadır.
Yapının sıcaklık kısmına ılıklığın batı duvarında yer alan kapı ile geçilmektedir. Sıcaklık haçvari formda yapılmış olup orta kısımda kubbeli bir mekan yan tarafları da dört eyvandan meydana gelmektedir. Bu kısım köşelerinde sekizgen planlı üzeri kubbeyle örtülü simetrik olarak yerleştirilen halvet hücreleri bulunmaktadır. Sıcaklığın üzerini örten kubbenin hemen altında sekizgen bir göbektaşı mevcuttur.
Sıcaklığın batısında külhan ve su deposu bulunmaktadır. Hamamı meydana getiren kısımlar içten Türk üçgeni ve tromplarla geçilmiş, dıştan da kasnak üzerine oturan kubbelerle örtülmüştür.
Hamamın iç ve dış kısmı sade düzenlenmiş ve herhangi bir süsleme unsuru bulunmamaktadır. Yapıda moloz taş ve kesme taş malzeme kullanılmıştır.
25.03.1976 tarihinde V.G.M. tarafından korunması gereken kültür varlığı olarak tescil edilmiştir. Günümüzde yapı oldukça harap durumdadır.

Tahta Hamamı;
Kadana Mahallesinde yer alan hamam XVIII. yüzyıl ortalarına tarihlendirilmekte ve İbrahim Paşa Caminin vakfı olarak belirtilmektedir.
Tek fonksiyonlu olan hamam; soyunmalık, ılıklık, sıcaklık ve külhan bölümlerinden meydana gelmektedir. Kare planlı soyunmalık bölümüne yapının batı duvarında bulunan geniş ve derin bir dehlizden geçerek ulaşılmaktadır. Bu kısım orijinalde kubbe ile örtülüyken daha sonra beş ahşap destek üzerine oturan ahşap bir tavanla kapatılmıştır. Soyunmalığın güneydoğu köşesinden bir açıklıktan kare planlı üzeri tonozla örtülü bir mekana geçilmektedir. Bu mekanın güneydoğusunda yer alan bir kapıdan eski su deposu ve külhan kısmına ulaşılmaktadır.
Soyunma yerinin batı duvarında dışa taşkın bir kapı açıklığıyla hamamın ılıklık kısmına geçilmektedir. Kare planlı iki mekandan oluşan ılıklığın üzeri beşik tonozla örtülmüştür. Batıda yer alan mekandan bir kapı açıklığıyla tuvalet bölümüne ulaşılır. Ilıklığın doğusunda yer alan bir kapıyla sıcaklık için geçiş sağlayan beşik tonozla örtülü küçük geçiş bölümü yer almaktadır.
Yapının sıcaklığı uzun dikdörtgen bir forma sahip olup ortasında sekizgen bir göbektaşı bulunmakta ve bu mekanın üzeride beşik tonozla örtülüdür. Hamamda halvet hücre sayısı azalmış sadece kuzeyinde küçük bir halvet hücresi bulunmaktadır.
Hamamın soyunmalık bölümünde orijinal olmayan alçı süslemeler görülmektedir. Yapının beden duvarlarında malzeme olarak kesme taş ve moloz taş, üst örtüde de ise tuğla kullanılmıştır.
Korunması gereken kültür varlığı olarak 13.11.1976 tarihinde V.G.M. tarafından tescil edilmiştir. V.G.M. arşivinde 1988 yılına ait restore ve onarım projeleri bulunmaktadır. Bu tarihte girişin sağına depo ve gişe bölümü eklenmiş olup giriş kotu yükseltilmiştir. Üst örtüsü yenilenmiştir. Günümüzde hamam kullanılır vaziyettedir.

Lala Mustafa Paşa Hamamı ( Çöplük Hamamı);
Tebriz Kapı'da yer alan hamamın üzerinde herhangi bir kitabesi bulunmamaktadır. Kaynaklarda hamamın Mimar Sinan tarafından yaptırıldığı Lala Paşa Caminin vakfı olduğu belirtilmiştir. Yapının isminden dolayı banisinin Lala Paşa olduğu bundan ötürü de hamamın XVI. yüzyılda inşa edildiği belirtilmiştir.
Klasik Osmanlı hamam plan özelliklerine sahip olan yapı, kuzey-güney doğrultusunda bir alana otrutulmuş olup soyunmalık, ılıklık, sıcaklık ve külhan kısımlarından oluşan tek fonksiyonludur.
Yapının kuzeydoğusunda bulunan bir kapıyla soyunmalık bölümüne ulaşılmaktadır. Ortasında fıskiyeli bir havuz bulunan kare planlı bu bölümün üzeri tromplarla geçilen kubbeyle örtülüdür. Bu mekanın duvar diplerinde sekiler ve nişlere yer almaktadır. Soyunmalığın güneyinde yer alan bir kapı açıklığıyla dikdörtgen planlı, ortası kubbe yanları beşik tonozla örtülmüş ılıklık bölümüne geçilmektedir. Yüksek düzenlenmiş ılıklığın kubbesi sekizgen kasnağa oturmaktadır. Bu bölümün batı duvarına açılan bir kapıyla tuvaletlere ulaşılmaktadır. Ayrıca ılıklıkta temizlik hücreleri ile havuz yer almaktadır.
Ilıklığın güney yönünden bir kapıdan sıcaklık bölümüne geçilmektedir. Bu bölüm merkezde bir kubbe ve bu merkeze açılan üç yönden beşik tonozla örtülü eyvanlara geçiş sağlanmaktadır. Güneybatı ve güneydoğuda birer olmak üzere kare planlı, üzerleri kubbeyle örtülü üç halvet hücresi yer almaktadır. Ayrıca hamamda birde külhan kısmı mevcuttur.
Hamamda süsleme öğesi bulunmamaktadır. Yapının malzemesi olarak moloz taş ve kesme taş kullanılmış, iç ve dış kısmı sıva ile kaplanmıştır.
13.11.1976 tarihinde korunması gereken kültür varlığı olarak V.G.M. tescil etmiştir. V.G.M. arşivinde 1984 yılına ait restorasyon ve onarım projeleri bulunmaktadır. 2007 yılında V.G.M. tarafından koruma alanı olarak belirlenmiş ve günümüzde de bakımlı işler vaziyettedir.

Erzurum Hamamı ( Pastırmacı - Fuadiye);
Gürcü Kapı Semti, Çortan Mahallesinde bulunmaktadır. Hamamın üzerinde yapım kitabesi bulunmamakta ve bundan dolayı plan ve mimari özellikleri bakımından XVII. yüzyıla tarihlendirilmektedir.
İlk olarak Pastırmacı Hamamı, daha sonra Fuadiye hamamı olarak anılmıştır. Bugün ise Erzurum Hamamı olarak anılmaktadır.
Tek fonksiyonlu Osmanlı dönemi hamamı olan yapı soyunmalık, ılıklık, sıcaklık ve külhan bölümlerinden meydana gelmektedir. Yapının girişi atkıtaşlı ve üst kısmı yuvarlak kemerli olup üzerinde ise kare bir pencere açıklığı bulunmaktadır.
Çift kanatlı ahşap bir kapıdan, kare planlı soyunmalık kısımına geçilmektedir. Bu bölümün üst örtüsü oldukça dikkat çekmekte olup ahşap sütunlarla taşınan sekiz dilimli ahşap bir kubbeyle örtülü ve üç katlı bir yapı özelliği göstermektedir. Mekanın ortasında sekizgen planlı mermerden yapılmış şadırvanlı bir havuzu bulunmaktadır. Bu kısmın ikinci katında soyunma hücreleri yer almakta ayrıca korkulukları ahşaptan aplike olarak düzenlenmiş rumi ve palmet bezemelere sahiptir. Üçüncü katı ise balkon şeklinde tasarlanmıştır.
Ilıklığa geçiş sağlayan kapının üst kısmında havalandırma bacası bulunmaktadır. Hamamın ılıklık bölümü en çok onarım gören yeridir. İlk olarak ılıklık, kuzey-güney istikametinde uzanan bir beşik tonozla örtülü olduğu düşünülmekte ve bu mekanın güney tarafı bir duvarla örülmüştür. Halvet hücrelerinden biride sıcaklık bölümünden ayrılarak bağımsız bir hamam haline getirilmiştir. İbrahim Hakkı Konyalı bir dönem bu bölümün kadınlara ait olduğunu ifade etmektedir. Daha sonra bu kısım kazan dairesi olarak düzenlenmiştir. Sonraki dönemlerde kazan dairesi olarak kullanılacak bu bölüme güneydoğudan bir kapıyla geçiş sağlanmakta ve üzeri beşik tonozla örtülmüştür. Kuzeyinde ikiye bölünen ılıklık bölümünde tuvalet yer almaktadır.
Sıcaklık bölümü kare planlı ve üzerinde dokuz pencere açılan bir kubbeyle kapatılmıştır. Bu mekanın çevresine yerleştirilmiş dikdörtgen ve kare şekilli, üst kısımlarıda çapraz tonozla örtülü sekiz halve hücresi bulunmaktadır.
Hamamın balkon şeklinde yapılan üst korkulukları oymalı ve ılıklığa geçit sağlayan kısmın üzeride bitkisel motifli çini süslemelidir. Soyunmalığın ortasında yer alan sekizgen havuzun her kenarında dilimli kemerli süslemeleri bulunmaktadır. Sıcaklık kurnaları üzerinde istridye kabuğu şeklinde motifler yer almaktadır. Yapının beden duvarlarında kesme taş ve moloz taş üst örtüsünde ise tuğla malzeme kullanılmıştır.
Korunması gereken kültür varlığı olarak 08.05.1976 yılında V.G.M. tarafından tescil edilmiştir.

Çifte Göbek Hamamı;
Yeğenağa Mahallesinde bulunan hamamın üzerinde kitabesi bulunmamaktadır. Hamamın bir kısmının hayırsever Bakırcı Hacı Mustafa, bir kısmını da Derviş Ağa tarafından yaptırıldığını ayrıca hamamın Bakırcı Caminin vakfı olduğunu İbrahim Hakkı Konyalı hiç bir kaynak göstermeden belirtmektedir. R. Hüseyin Ünal hamamı XVIII. yüzyıl ilk yarısına tarihlendirmiştir.
Yapı; soyunmalık, ılıklık, sıcaklık ve külhan kısımlarından oluşan tek fonksiyonlu hamam özelliğine sahiptir.
Hamama giriş 2007 yılına kadar doğu duvarına sonraki zamanlarda açılan bir kapıyla sağlanırken, onarımdan sonra kapatılan orijinal giriş tekrar açılarak kullanılmaya başlanmıştır. Yapının soyunmalık kısmı dikdörtgen planlı, iki bölüm halinde düzenlenmiştir. Girişteki ilk kısım tromplara oturan kubbeyle kapatılmışken, ikinci kısımda ortada iki sütunla üç bölüme ayrılmıştır. Ortası, kemerler üzerine oturan kubbe yan kısımlar ise manastır tonozu ile örtülüdür. Soyunmalığın zemini taş döşemeli ve ortasında havuzu bulunmaktadır.
Soyunmalığın güneyinde yer alan bir kapı ile ılıklık kısmına geçilmektedir. Günüzümüzde ılıklığın üzeri iki küçük kubbe ile örtülüdür. Ilıklığın batısındaki tek kubbeli ve doğusundaki iki kubbeli kısımlar sonraki zamanlarda bu bölümden ayrılarak sıcaklık kısmına dahil edilmiştir. Bugün tuvalet olarak kullanılan kısım sivri kemer tonozlu, dar uzun koridor şeklinde düzenlenmiştir.
Sıcaklık kısmı, dikdörtgen şeklinde olup kare profilli iki adet sütun üzerinde yükselen kemerlerle birbirinden ayrılan ve tromplar üzerine oturan iki eşit büyük kubbeyle örtülüdür. Ilıklık kısmından dahil edilen iki halvet hücresiyle beraber birde sonradan sıcaklığın güneydoğu köşesine bir halvet hücresi daha eklenmiştir. İki büyük kubbenin altında sekizgen şekilli birer göbektaşı bulunmakta ve hamam ismini de bu uygulamadan almaktadır. Soyunmalık ve sıcaklık kubbeleri sekizgen kasnak üzerine oturtulmuş ve dışa yansıtılmış kubbelerin üç köşesinde ise ışıklandırma delikleri bulunmaktadır. Sıcaklık kısmının güneyinde külhan ve su deposu yer almaktadır.
Hamam sade olarak düzenlenmiş olup süsleme unsuru mevcut değildir. Malzeme olarak beden duvarlarında moloz taş ve kesme taş, üst örtüde ise tuğla kullanılmıştır.
13.11.1976 tarihinde V.G.M. tarafından korunması gereken kültür varlığı olarak tescil edilmiştir. V.G.M. tarafından 2007 de restore edilmiş ve günümüzde hamam kullanılır durumdadır.

Hanım Hamamı;
Esat Paşa Mahallesinde bulunan hamam; Raziye Hanım tarafından yaptırılmıştır. Hamamın kitabesi bulunmamaktadır. XVII. - XVIII. yüzyılda inşa edilmiş olabileceği düşünülen yapı Vakıflar Genel Müdürlüğünden Raziye Hanım vakfına kayıtlı olarak yer alır.
Tek fonksiyonlu olan hamam; soyunmalık, ılıklık, sıcaklık ve külhan bölümlerinden meydana gelmektedir.
Hamamın doğusunda bulunan merdivenlerle soyunmalık bölümüne inilmektedir. Bu mekanın üzeri tromplara oturan üzerinde aydınlanma feneri bulunan bir kubbeyle kapatılmıştır. Bu alanın ortasında bir havuz yer almaktadır. Soyunmalığın kuzeyinde daha sonra eklendiği anlaşılan ikinci soyunmalık kısmı ana bölüme iki kapı açıklığı ile açılmaktadır. Soyunmalığın kuzeybatısından derinlemesine plana sahip olan üzeri tonozla örtülü ılıklık kısmına geçilmektedir.
Sıcaklık sekizgen planlı ve üzeri kubbeyle kapatılmıştır. Kubbenin altında ise sekizgen bir göbektaşı mevcuttur. Sıcaklığın güney tarafında sekizgen formlu üst örtüleri kubbeyle kapatılmış halvet hücreleri bulunmaktadır. Sıcaklığın batı kısımda ise külhan ve su deposu yer almaktadır.
Hamamın dış kısmından sadece sıcaklığın ve soğukluğun kubbeleri belli olmaktadır. Diğer bölümler düz bir baca şeklinde dışarıya yansımıştır. Yapı günümüzde kadınlara hizmet vermektedir.
Yapının iç kısmında süsleme unsuru bulunmamaktayken dış kısmı da bakımsızdır.
08.05.1976 tarihinde korunması gereken kültür varlığı olarak V.G.M. tarafından tescil edilmiştir.

Saray Hamamı;
Emir Şeyh Mahallesinde Şeyh Abbas Türbesinin güneyinde yer almakta olan hamam giriş kapısı üzerinde yer aldığı kitabeye göre hicri 1119 miladi 1707 yılında yaptırılmıştır.
Saray Hamamı aynı zamanda Derviş Ağa Caminin banisi olan ve 1736'da vefat eden Derviş Ağa'nın da vakfıdır.
Tek fonksiyonlu bir hamam olan yapı, soyunmalık, ılıklık, sıcaklık ve külhan bölümlerinden oluşmaktadır. Kuzeydoğu köşeden bir giriş holüyle yapıya giriş sağlanmaktadır. Soyunmalık bölümü kare planlı, üzeri tromplarla geçilen kubbeyle örtülüdür. Soyunmalığın girişin karşısına isabet eden bir kapıdan çapraz yerleştirilmiş iki kubbeyle örtülü bir mekana ulaşılmaktadır. Soyunmalık kısmında girişin yanına daha sonraki dönemlerde eklenmiş olduğu tahmin edilen bu küçük kare mekan soyunmalık olarak kullanılmaktadır. Bu alanın yani soyunmalık kısmının ortasında sekizgen havuzu bulunmaktayken zemini de taş döşemelidir.
Soyunmalıktan sonra ılıklık bölümüne ulaşılmaktadır. Ilıklığın orijinalde üzeri kubbe ile örtülü üç bölümden oluşmaktayken sonraki dönemlerde sağdaki kubbeli kısım bir duvarla diğerinden ayrılarak sıcaklık bölümüne dâhil edilidiği kaynaklarda belirtilmiştir. Ilıklık kısmı dikdörtgen şekilli olup üst kısmı iki kubbeyle kapatılmıştır. Doğuda bulunan tuvalet, çapraz dar bir koridorla ılıklığa bağlanmaktadır. Ilıklık kısmından basık kemerli bir kapıyla sıcaklığa geçilmektedir. Kare planlı ve üst örtüsü tromplarla geçilen bir kubbeyle kapatılmış olan bu mekanın doğusunda iki, kuzeyinde bir kubbeli halvet hücreleri bulunmaktadır. Sıcaklığın batısında ve güneyinde halvet hücreleri mevcut değildir. Hamamın külhanı sıcaklığın güneyinde yer almaktadır.
Hamam dışta ve içte olduça sade düzenlenmiş olup süsleme unsuruna rastlanmaz. Hamam beden duvarlarında moloz taş ve kesme taş, üst örtüsünde ise tuğla malzeme kullanılmıştır.
V.G.M. tarafından 08.05.1976 tarihinde korunması gereken kültür varlığı olarak tescil edilmiştir. Hamam 2006-2007 yılında restore edilmiştir. Bu restorasyonda beden duvarları yenilenmiş, üst örtüsünde de biriken toprak dolgu temizlenmiştir. Baca kısımları tuğladan yeniden örülmüştür. Ilıklık kısmı duvarları yarısına kadar mermerle döşenmiştir. Yapının göbektaşı ve zemini yenilenmiştir. Hamamın külhan kısmıında bulunan kazan yenilenmiş olup yapı günümüzde de kullanılmaktadır.

Boyahane Hamamı;
Karaköse Mahallesinde, Cennetçeşme Sokakta ve Boyahane Caminin doğusuna bitişik olarak inşa edilmiştir. Hamamın giriş kapısı üzerinde yer alan kitabesine göre yapı Kanuni Sultan Süleymanın padişahlığı zamanında hicri 974 miladi 1566 yılında Hacı Emin Paşa tarafından inşa ettirilmiştir. Şuan kitabe yerinde mevcut değildir.
Soyunmalık, ılıklık, sıcaklık ve külhan bölümlerinden ibaret olan yapı Klasik Osmanlı hamam planına uygun olarak yapılmıştır.
Soyunmalık bölümüne, kuzeybatıda yer alan eyvan türü bir kapıdan girilmektedir. Soyunmalık, kare formlu ve üst örtüsü kubbe ile kapatılmıştır. Bu mekânın çevresinde soyunma odaları mevcuttur. Soyunmalığın kuzeybatısında yer alan iki pencere ile iç kısım oldukça ferah bir görüntüye sahip olmuştur. Soyunmalık kısmından geniş bir kemer açıklığı ile ılıklık kısmına ulaşılmaktadır. Ilıklık iki kısım halinde düzenlenmiş olup birinci kısım doğu-batı doğrultusunda uzanmakta ve ortası kubbe yanları sivri tonozla örtülüdür. Bugün bu kısım tuvalet olarak kullanılmaktadır. İkinci kısım birinci kısmın giriş kapısı ile aynı eksende bir kapı açıklığı ile geçilmekte ve üst örtüsü üç kubbeden oluşmaktadır.
Sıcaklık bölümüne eksenden kaydırılmış bir kapı ile ulaşılmakta ve sıcaklık kısmı Klasik Osmanlı hamamlarının güzel bir örneğini oluşturmaktadır. Haçvari plan tipinde yapılan sıcaklık bölümü dört sivri tonozlu eyvan ve ortada kubbeyle kapatılmış sekizgen mekan ile köşelerde kubbeli sekizgen halvet hücrelerinden ibarettir. Bu alanın ortasında göbektaşı bulunmaktadır.
Kadınlar kısmıyla aynı plan özelliklerine sahip olan sıcaklık bölümünün kubbeleri orijinalde yıldız formlu kubbe ışıkları ile aydınlatılmaktayken son onarımlarda asıl halini kaybederek yani yıldız formunu kaybederek yuvarlağa dönüştürülmüş ve üst kısımlarıda bombeli camla kapatılmıştır.
Hamamda süsleme öğesi bulunmamakta ayrıca kubbe ve tonozlarda tuğla, cephelerde ise düzgün kaliteli kesme taş kullanılmıştır.
Orijinal halinde çift fonksiyonlu olarak inşa edilen hamamın kadınlar bölümünün soyunmalık kısmı 1621 yılında minare eklenerek camiye donüştürülmüştür. Kadınlar bölümünün diğer kısımlarıda kapatılmıştır. 1968 yılına kadar harap vaziyette olan yapı depo olarak kullanılmıştır. Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulunun 09.08.1968 tarihi kararı ile V.G.M.'ce yapı toprak altından çıkartılmış ve onarılmıştır. Cami onarımdan sonra 1968 yılında ibadete açılmıştır. Restorasyon sonucunda hamamın külhan bölümü, su deposu ve tesisatı ile birlikte yapının iç sıvası yenilenmiştir. 1983 yılındaki restorasyon sonrası hamamın tabanı ve döşemeden 120 cm yüksekliğe kadar duvarı mermer kaplanmış olup kapı ve pencereler yenilenerek kullanıma açılmıştır.

Orta Bahçe Mahallesi Hamamı;
Erzurum İli, Aşkale İlçesi, Kandilli Beldesi, Orta Bahçe Mahallesinde yer almaktadır. Hamamın üzerinde herhangi bir kitabesi bulunmadığı için yapım tarihi ve yaptıranı belli değildir.
Hamamın içine girilemediğiden dolayı iç kısmı detaylı olarak görülemediğinden yapının bölümleri hakkında yorum yapılamamaktadır.
Dış kısmı itibariyle köyde yer alan diğer yapılarda kullanılan malzemeler açısından benzerlik göstermektedir. Yapıda kubbe uygulaması bulunmakta olup tuğla örgülüdür. Kubbede yer alan mimari dolgu Selçuklu kubbe mimarisini anımsatmaktadır.

Ziya Paşa Hamamı; 
Erzurum İli, Aziziye İlçesi, Söğütlü Mahallesinde yer almaktadır.
Hamam tek fonksiyonludur.Hamam yaklaşık 5 x 14.75 m. boyutlarında bir alan üzerine oturmaktadır. Hamama giriş orta kısımda yer alan söve ve lento taşları düzgün yontu olan bir kapıdan girilmektedir. Hamama girişte küçük bir mekan yer almaktadır. Girişin sağ tarafında ise soyunmalık bölümü yer almaktadır. Bu iki mekanın üzeri yıkık olduğu için tonoz örtülü olduğu düşünülmektedir. Orta girişin solunda ise sıcaklık bölümü bulunmaktadır. Bu kısım çift kurnalı olup üzeri kubbeyle kapatılmıştır. Fakat bu kubbenin büyük bir kısmı hasar görmüştür. Yapıda malzeme olarak düzgün olmayan moloz taştan yapılmıştır.
Hamam; 11.11.1977 yılında tescil edilerek korunması gereken kültür varlığı olarak koruma altına alınmıştır.

Kaynakça: Erzurum Müze Müdürlüğü (2019)